CUMA DEMEK… VEFA DEMEK-38
(HAZRETİ OSMAN İBN AFFÂN’IN (R.A.) MÜNACATÜ’L-KUR’ÂN DUASI’NDAN-2)
GİRİŞ
“Dua halkaları, kalbî ve rûhî hayata sıçrama faslı gibidir.. herhangi bir halkada gönüllerini göklere bağlamış ve kendilerini uhrevîliklere salmış zâkirler, ötede kim bilir ne kevserler ne kevserler içeceklerdir.
Adanmış ruhlar, “Yakaran Gönüller”in dua halkasından hiç ayrılmamalı, ruh hâleti itibarıyla bast (inşirah, neş’e ve sevinç) anlarında başkalarına şevk kaynağı olmalı, kabz (gönül darlığı) yaşadıkları zamanlarda da dostlarının kanatlarıyla uçmalı; fakat, ne yapıp edip yol yorgunluğunu tazarru ve niyazla aşmaya çalışmalıdırlar. Halkanın dışında kalanlar, dışta kalmış sayılırlar; -hafizanallah- zamanla heyetten de kopup ayrılırlar. Halkanın içinde bulunanlar ise, Allah Teâlâ’nın bütün halkaya teveccühü ölçüsünde sevaptan nasipdar olurlar. Onlar kalb ve ruh ufku itibarıyla tutukluk yaşadıkları anlarda bile, dâhil oldukları halkadaki arkadaşlarının sînelerinden kopup gelen inanç ritimli sesler ve rikkat yüklü iniltiler sayesinde haşyetle dolar ve canlılıklarını hep korurlar.
[Vuslat Muştusu/Kırık Testi -8; el-Kulûbu’d-Dâria (Yakaran Gönüller), s. 87-95.]
Mutad evradımıza ek olarak bu hafta
HAZRETİ OSMAN İBN AFFÂN’IN (R.A.) MÜNACATÜ’L-KUR’ÂN DUASI
Münâcâtü’l-Kur’ân Hazret-i Osman’ın (ra) her bir Kur’ân Sûresinin çok önemli vurgularını bir duâ cümlesi haline getirerek tertip ettiği bir münâcattır. Hazret-i Ali (ra) tarafından rivayet edilmiştir.
Hizb-ül Kur’an, Üstad’ın Risale-i Nur’lara kaynak teşkil eden ayetlerden terkib ettiği bir virddir.
ŞAMİL CUMA GÜNÜ DUASI ÖRNEĞİ-38
*****
Bismillahirrahmanirrahim
La ilahe illa ente
Ya Hannanu
Ya Mennanu
Ya bediussemavati vel ard
Yazel Celali vel ikram
Ya Hayyu Ya Kayyum
Ya Hayyu Ya Kayyum
Ya Hayyu Ya Kayyum
İyyake Na’budu ve İyyake Nestain
Velhamdülillahi Rabbilalemin.
***
Allahım!
Efendimiz Hazreti Muhammed’e (s.a.v) ve O’nun kardeşleri olan nebîlere, mürselîne..
mukarreb meleklere..
gök ve yer ehlinden -onlarla beraber rızana nâil olmak için dua ettiğimiz- Senin salih kullarının hepsine..
özellikle de Hazreti Adem, Hazreti İdris, Hazreti Nuh, Hazreti Hûd, Hazreti Salih, Hazreti İbrahim, Hazreti Lût, Zebîhullah Hazreti İsmail, Hazreti İshak, Hazreti Yakub, Hazreti Yusuf, Hazreti Eyyub, Hazreti Şuayb, Kelîmullah Hazreti Mûsa, Hazreti Harun, Hazreti Davud, Hazreti Süleyman Hazreti Yunus, Hazreti İlyas, Hazreti Elyesa, Hazreti Zülkifl, Hazreti Zekeriyya, Hazret Yahya, Hazreti İsa ve annesi Hazreti Meryem, Hazreti Zülkarneyn, Hazreti Lokman ve Hazreti Üzeyr’e (alâ nebiyyina ve aleyhimüsselâm)..
Ve Efendilerimiz Hazreti Cebraîl, Hazreti Mîkaîl, Hazreti İsrafîl ve Hazreti Azraîl’e.
Hamele-i Arş’a..
Mukarreb Meleklere..
Kerûbiyyûn’a ve Kirâm-ı Katibîn’e..
Allah Resûlü’nün halifeleri Hazreti Ebû Bekir, Hazreti Ömer, Hazreti Osman, Hazret Ali efendilerimize..
Peygamberimiz’in iki amcası Hazreti Hamza ve Hazreti Abbas’a
ve Allah Resûlü’nün ahfâdına..
özellikle de Hazreti Hasan, Hazreti Hüseyin, Muhammed el-Hanefî ve Zeynü’l-Âbidîn hazerâtına..
Annelerimiz Hazreti Hatice-i Kübrâ ve Hazreti Âişe-i Sıddîka’ya
ve Efendiler Efendisi’nin diğer pak zevcelerine
ve kızları Zeynep, Rukayye, Ümmü Külsüm ve Fatımetü’z-Zehraya..
Ve Muhacir ve Ensardan bütün Ashâb-ı Güzîne,
Tâbiîn ve Tebe-i Tâbiîn efendilerimize..
Müçtehidîn-i Kirâma
Müfessirîn-i İzâma..
Muhaddisîn-i Fihâma..
Evliya, Asfiya, Ebrar ve Mukarrebîne..
Aktâba ve hususen Hazreti Ali ve Hazreti Hamza efendilerimize..
Şeyh Abdülkâdir-i Geylanî, Şeyh Ebu’l-Hasen el-Harakânî, Şeyh Harranî, Şeyh Menbicî; İmam Rabbanî, Ebu’l-Hasen eş-Şazilî, Ahmed el-Bedevî, Ahmed er-Rufaî, Muhammed Bahâüddin en-Nakşebendî
Üstadımız Bediüzzaman Said Nursîye,
Büyüğümüze
ve Senin nezd-i ulûhiyetinde kıymeti olan bütün salih kullara
ilmin ve mâlûmâtın adedince salât ve bereket ihsan eyle
ve dualarımızı onların hürmetine kabul buyur.
Allahım,
Dünyanın dört bir bucağında iman ve Kur’ân meşalesini tutuşturup hep canlı tutmaya çalışan kadın-erkek bütün kardeşlerimize, arkadaşlarımıza ve dostlarımıza da –yukarıda zikrettiğimiz salih kullarına tabî olarak- salât ü selâm eyle ve bereketinle lütufta bulun.
Cumamızı mübarek eyle..
Dünyanın her yerinde Senin Nâm-ı Celilini, ona muhtaç olan gönüllere duyurmaya çalışan kardeşlerimize ailelerine ferec mahreç nasip eyle.
Allahım,
Şu icabet saatlerinde başta büyüğümüz olmak üzere kardeşlerimizin, bacılarımızın, arkadaşlarımızın, her türlü sıkıntı ve zorluk içindeki kardeşlerimizin ve ailelerinin dualarını kabul eyle; rahmet ve bereketini üzerimizden eksik etme..
Allahım! Senin inayetinle sabahladık; Senin inayetinle akşamladık; Senin inayetinle yaşar, Senin izninle ölürüz. Dönüş de Sanadır. Hamd, canımızı aldıktan sonra bizi tekrar dirilten Allah’a mahsustur. Dönüş de O’nadır.
Lebbeyk ya Rab, fermanına uyduk, divanına geldik. Her zaman gelmeye de âmâdeyiz.
Allahım! İçinde bulunduğumuz şu günün evvelini sulh ü salah, ortasını felah, sonunu da her bakımdan muvaffakiyetli kıl. Senden dünyanın da, ahiretin de hayrını diliyoruz, ey Merhametliler Merhametlisi!
Sen, Raûf ve Rahîm Allah’sın. Göklerin ve yerin kendisiyle parıldadığı yüzünün nuru hürmetine, Sana ait her bir hak hürmetine ve Senden isteyen kulların hürmetine bizi şu günün sabahında ve akşamında affetmeni ve kudretinle Cehennem ateşinden korumanı diliyoruz.
Rabbim! Bu ve bundan sonraki günlerin hayrını, fethini, yardımını, nurunu, bereket ve hidayetini istiyor, bugünün ve daha sonraki günlerin şerrinden de Sana sığınırız.
—
Kehf Sûresi:
Ey kulu Muhammed’e (aleyhisselâm) Kitab’ı indiren ve o Kitap’ta hiçbir çelişkiye yol vermeyen!
Ey Kendi hükmüne hiç kimseyi ortak etmeyen!
Ey Zülkarneyn’e geniş imkânlar bahşeden ve ihtiyaç duyduğu her konuda onun için sebep ve vasıtalar ihsan buyuran!
Meryem Sûresi:
Ey Hazreti Mûsa’ya Tûr’un sağ tarafından seslenen ve vasıtasız, hususî konuşmak için onu huzuruna yaklaştıran!
Tâhâ Sûresi:
Ey Arş’a istiva buyuran Rahman!
Ey gizliyi de, gizlinin gizlisini de bilen!
Ey “Kıyamet gününde Rahman’ın azametinden dolayı bütün sesler kısılmıştır; artık fısıltıdan başka bir şey işitilmez.” buyuran!
Enbiya Sûresi:
Ey gökte ve yerde söylenen her sözü bilen Semî u Alîm!
Ey kıyamet gününde hiçbir kimsenin zerre kadar haksızlığa uğramayacağı dosdoğru ve hassas teraziler vaz’eden!
Hac Sûresi:
Ey gökten indirdiği yağmur ile yeryüzünü yemyeşil hâle getiriveren!
Allah Latîf ü Habîr’dir; en ince noktalara kadar ihtiyaçları görüp gözetir ve her şeyden, herkesten haberdardır. O, ne güzel Mevlâ ve ne güzel yardımcıdır!
Mü’minûn Sûresi:
“Hâlâ aklınızı kullanıp bunları bir düşünmez misiniz?” buyurarak kullarını ikaz eden!
Allah Yüceler Yücesi’dir. Gerçek hükümran O’dur. O’ndan başka ilah yoktur. Pek yüce ve değerli olan Arş’ın Rabbidir.
Yarlığa Rabbim bizi ve merhamet buyur; buyur ki, Sen merhameti en hayırlı olansın.
Nûr Sûresi:
Ey her şeyi en iyi bilen!
Furkan Sûresi:
Ey bütün ins ü cinni uyarsın diye kulu Muhammed’e (aleyhissalâtü vesselâm) Kur’ân’ı indiren!
Ey ibret almak veya şükretmek isteyenler için gece ile gündüzü ardı ardına getiren!
Şuarâ Sûresi:
Ey sihirbazları secdeye kapandırıp, onlara “Âlemlerin Rabbi’ne, Mûsa ile Harun’un (aleyhimesselâm) Rabbi’ne biz de iman ettik.” dedirten!
Ey diriliş gününde Cennet’i takva sahiplerine yaklaştıran ve Cehennem’i azgınlık yapanlara gösteren!
Ey Azîz ü Rahîm!
Ey Rabb-i Rûhi’l-Emîn!
Neml Sûresi:
Ey göklerde ve yerde gizli olan her şeyi açığa çıkaran; kullarının gizlediklerini de, açıkladıklarını da bilen!
Ey çaresiz kalıp da Kendisine yalvaranın duasını kabul ederek sıkıntılarını gideren; ona karanın ve denizin karanlıklarında yol gösteren!
Yaptıklarımızın hepsinden haberdar olan!
Kasas Sûresi:
Ey zayıflara ihsanda bulunan, onları dünyada örnek şahsiyetler yapan ve ülkelerine vâris kılan!
Ey inananlardan olması için Hazreti Mûsa’nın annesinin kalbine sabır kuvveti veren!
Ey başta da sonda da, dünyada da âhirette de bütün hamd ü senalar sadece Yüce Zâtına ait olan!
Ankebût Sûresi:
Ey insanların kalblerinin neleri sakladığını pek iyi bilen!
Ey Hazreti Nuh’u ve gemisinde bulunanları kurtarıp o gemiyi ve o hâdiseyi bütün insanlara ibret vesilesi yapan!
Ey her zaman ehl-i ihsanın yanında olan!
Rûm Sûresi:
Ey her işin başında da sonunda da hüküm hep Kendisine ait olan!
“O gün müminler, Allah’ın nusretiyle sevinecekler. Allah dilediğini muzaffer kılar. Zira O, Azîz’dir, Rahîm’dir.” buyuran!
Bu diriltme Kendisi için pek kolay olan!
Lokman Sûresi:
Ey gizli-açık nimetlerini bize bol bol ihsan buyuran!
Ey dini inkâr edenlere kısa bir süre ömür sürme imkânı veren, sonra da onları şiddetli bir azaba mahkûm eden!
Ey kıyametin kopacağı saati yalnız Kendisi bilen, yağmuru sadece Kendisi indiren ve rahimlerde olanı da bir tek Kendisi bilen!
Secde Sûresi:
Ey gayb ve şehadeti, görünmeyen ve görünen âlemleri bilen Azîz ü Rahîm!
Ahzab Sûresi:
Ey hep hakkı söyleyen ve kullarını dosdoğru yola hidayet eden!
Ey kâfirleri, elleri boş olarak, kin ve öfkeleriyle geri çeviren!
Ey Hazreti Muhammed’i (aleyhissalâtü vesselâm) insanlar için bir şahit, müjdeci ve uyarıcı olarak gönderen!
Ey kâfirleri rahmetinden mahrum bırakan ve onlara şiddetli Cehennem ateşini hazırlayan!
Sebe’ Sûresi:
Ey âhirette hamdler yalnız Yüce Zâtına mahsus olan!
Ey dilediği kimsenin rızkını bollaştıran, dilediğinin rızkını da daraltan!
Ey rızkı yalnız ve yalnız Kendisi veren!
Fâtır Sûresi:
Ey yarattıklarından istediğine, istediği kadar ekstra lütuflar ve özellikler bahşeden!
Ey ne göklerde ne de yerde Kendisini engelleyip aciz bırakabilecek bir güç bulunan!
Ey olmuş-olacak, cüz’î-küllî her şeyi bilen Alîm ve her şeye gücü yeten Kadîr!
Yâsîn Sûresi:
Ey çürümüş vaziyetteki kemikleri diriltecek olan!
Sâffât Sûresi:
Ey dünyaya en yakın semayı yıldızlarla süsleyen ve orayı her türlü mütemerrit/inatçı şeytandan koruyan!
Ey Mûsa ve Harun peygamberlere ihsanda bulunan; onları da, milletlerini de müthiş bir gâileden kurtaran!
Ey elçi olarak gönderdiği kullarına yardım hususunda vaadde bulunan!
Sâd Sûresi:
Ey sabah-akşam kendisiyle zikir ve ibadet etmeleri için dağları, Hazreti Dâvud’un (aleyhisselâm) emrine veren!
Ey Süleyman Peygamber’e, emriyle istediği yere kolayca ulaşan rüzgârı musahhar kılan!
Zümer Sûresi:
Ey bütün günahları yarlığayan Ğafûr u Rahîm!
Ey müşriklerin uydurdukları ortaklardan münezzeh ve muallâ olan!
Mü’min Sûresi:
Ey günahları bağışlayan, tevbeleri kabul buyuran, suçluları cezalandırması pek çetin, lütuf ve ihsanları da çok geniş olan!
Ey gözlerin harama nazar gibi haince bakışlarını ve kalblerin sakladıklarını bilen!
Fussilet Sûresi:
Ey hem mağfiret hem de acı bir azap sahibi olan!
Ey her şeyi ilmi ve kudreti ile kuşatan!
Şûrâ Sûresi:
Ey insanlar ümitlerini kestiklerinde yağmur indiren ve rahmetini her tarafa yayan!
Ey Yüce Dost ve Yardımcı, Veliyy!
Ey herkesin hamd ü senasının biricik mercii Hamîd!
Zuhruf Sûresi:
Ey bir kısmı diğer kısmına iş gördürebilsin diye kullarından bazılarını bazılarına üstün kılan ve rahmeti onların toplayıp yığdıklarından daha hayırlı olan!
Ey Hakîm ü Alîm!
Duhân Sûresi:
Ey Benî İsrail’i, zelîl eden o işkenceden, haddini aşan ve büyüklük taslayıp zorbalık yapan Firavun’un işkencesinden kurtaran!
Câsiye Sûresi:
Ey göklerde ve yerde ne varsa hepsini kullarının hizmetine veren!
Ey göklerde ve yerde ululuk yalnız Yüce Zâtına ait olan Azîz ü Hakîm!
Ahkâf Sûresi:
Ey Mekkelilerin etrafında bulunan birçok şehri yerle bir eden ve yanlış yollarından dönsünler diye âyetlerini onlara farklı üsluplarla tekrar tekrar açıklayan!
Muhammed Sûresi:
Ey dünyada dönüp dolaştığımız yeri de, âhirette varıp kalacağımız yeri de bilen!
Ey kullarını, içlerinden mücahede edenleri ve sabır gösterenleri ayırt etmek, onların iyi ve kötü hallerini ortaya çıkarmak için imtihan eden!
Fetih Sûresi:
Ey Hazreti Muhammed’e (sallallahu aleyhi ve sellem) apaçık bir fetih ihsan eden!
Üzerindeki nimetini, ihsanını tamamlayan ve O’na şanlı şerefli bir zafer veren!
Ey göklerin ve yerin bütün orduları Kendisinin olan!
Ey olmuş-olacak her şeyi bilen Alîm ve her şeyi yerli yerinde vaz’eden Hakîm!
Ey, “Allah o ağacın altında Sana biat ettikleri zaman müminlerden gerçekten razı oldu. Onların kalblerindeki ihlası bildiği için üzerlerine sekine, huzur ve güven indirdi. Onları hemen yakında gerçekleşen bir zaferle ve alacakları birçok ganimetlerle mükâfatlandırdı.” diye buyuran!
Ey bütün dinlere üstün kılmak için Resûlü’nü hidayet ve hak din ile gönderen!
Ey şahit olarak sadece Yüce Zâtı yeterli olan!
—
Allahım,
Dünyanın dört bir bucağında iman ve Kur’ân meşalesini tutuşturup hep canlı tutmaya çalışan kadın-erkek bütün kardeşlerimize, arkadaşlarımıza ve dostlarımıza da –yukarıda zikrettiğimiz salih kullarına tabî olarak- salât ü selâm eyle ve bereketinle lütufta bulun.
Dünyanın her yerinde Senin Nâm-ı Celilini, ona muhtaç olan gönüllere duyurmaya çalışan kardeşlerimize ve ailelerine ferec mahreç nasip eyle.
Sonsuz “Lâ havle velâ kuvvete illa billahilaliyyilazîm” ile huzuruna geliyor, hamd ü senalarımızı arz ediyor ve dualarımızı kabul buyurmanı diliyoruz.
Yakarışlarımıza icabet buyur, Rabbimiz!
Ya Rahmân, ya Rahîm, ya Zelcelâli ve’l-ikrâm!
Zat’ın, azametin, ululuğun, Ulûhiyetin, Rubûbiyetin hakkı için.. Sıfât-ı Sübhâniye’nin hatırı ve şefaati için..
Esmâ-i Hüsnâ’n hürmeti ve şefaati için..
İsm-i A’zam’ın hürmeti ve şefaati için..
Hazreti Muhammed Mustafa’nın hürmeti ve şefaati için..
seçkinlerden seçkin ve en hayırlı kulların enbiya/evliya hürmeti ve şefaati için duamızı kabul buyur.
Bu şerefli ve mübarek isimlerin hürmetine, latîf ve celîl sıfatların hatırına Sen’den Efendimiz Hazreti Muhammed’e ve O’nun mübarek aile fertlerine salât ve selam etmeni diliyoruz.
Amin