GİRİŞ

“Dua halkaları, kalbî ve rûhî hayata sıçrama faslı gibidir.. herhangi bir halkada gönüllerini göklere bağlamış ve kendilerini uhrevîliklere salmış zâkirler, ötede kim bilir ne kevserler ne kevserler içeceklerdir.

Adanmış ruhlar, “Yakaran Gönüller”in dua halkasından hiç ayrılmamalı, ruh hâleti itibarıyla bast (inşirah, neş’e ve sevinç) anlarında başkalarına şevk kaynağı olmalı, kabz (gönül darlığı) yaşadıkları zamanlarda da dostlarının kanatlarıyla uçmalı; fakat, ne yapıp edip yol yorgunluğunu tazarru ve niyazla aşmaya çalışmalıdırlar. Halkanın dışında kalanlar, dışta kalmış sayılırlar; -hafizanallah- zamanla heyetten de kopup ayrılırlar. Halkanın içinde bulunanlar ise, Allah Teâlâ’nın bütün halkaya teveccühü ölçüsünde sevaptan nasipdar olurlar. Onlar kalb ve ruh ufku itibarıyla tutukluk yaşadıkları anlarda bile, dâhil oldukları halkadaki arkadaşlarının sînelerinden kopup gelen inanç ritimli sesler ve rikkat yüklü iniltiler sayesinde haşyetle dolar ve canlılıklarını hep korurlar.

[Vuslat Muştusu/Kırık Testi -8; el-Kulûbu’d-Dâria (Yakaran Gönüller), s. 87-95.]

ŞAMİL CUMA GÜNÜ DUASI ÖRNEĞİ-35

*****

Bismillahirrahmanirrahim 
La ilahe illa ente 
Ya Hannanu 
Ya Mennanu 
Ya bediussemavati vel ard 
Yazel Celali vel ikram 
Ya Hayyu Ya Kayyum 
Ya Hayyu Ya Kayyum 
Ya Hayyu Ya Kayyum 
İyyake Na’budu ve İyyake Nestain 
Velhamdülillahi Rabbilalemin.Amin… 

 *****

Allahım!

Efendimiz Hazreti Muhammed’e (s.a.v) 

ve O’nun kardeşleri olan nebîlere, mürselîne..

mukarreb meleklere..

gök ve yer ehlinden -onlarla beraber rızana nâil olmak için dua ettiğimiz- Senin salih kullarının hepsine..

özellikle de Hazreti Adem, Hazreti İdris, Hazreti Nuh, Hazreti Hûd, Hazreti Salih, Hazreti İbrahim, Hazreti Lût, Zebîhullah Hazreti İsmail, Hazreti İshak, Hazreti Yakub, Hazreti Yusuf, Hazreti Eyyub, Hazreti Şuayb, Kelîmullah Hazreti Mûsa, Hazreti Harun, Hazreti Davud, Hazreti Süleyman Hazreti Yunus, Hazreti İlyas, Hazreti Elyesa, Hazreti Zülkifl, Hazreti Zekeriyya, Hazret Yahya, Hazreti İsa ve annesi Hazreti Meryem, Hazreti Zülkarneyn, Hazreti Lokman ve Hazreti Üzeyr’e (Alâ nebiyyina ve aleyhimüsselâm).. 

Ve Efendilerimiz Hazreti Cebraîl, Hazreti Mîkaîl, Hazreti İsrafîl ve Hazreti Azraîl’e. 

Hamele-i Arş’a..

mukarreb meleklere..

Kerûbiyyûn’a ve Kirâm-ı Katibîn’e..

Allah Resûlü’nün Halifeleri Hazreti Ebû Bekir, Hazreti Ömer, Hazreti Osman, Hazret Ali Efendilerimize.. 

Peygamberimiz’in iki amcası Hazreti Hamza ve Hazreti Abbas’a

ve Allah Resûlü’nün ahfâdına..

özellikle de Hazreti Hasan, Hazreti Hüseyin, Muhammed el-Hanefî ve Zeynü’l-Âbidîn hazerâtına..

Annelerimiz Hazreti Hatice-i Kübrâ ve Hazreti Âişe-i Sıddîka’ya

ve Efendiler Efendisi’nin diğer pak zevcelerine

ve kızları Zeynep, Rukayye, Ümmü Külsüm ve Fatımetü’z-Zehraya..

Ve muhacir ve ensardan bütün Ashâb-ı Güzîne,

Tâbiîn ve Tebe-i Tâbiîn Efendilerimize..

 Müçtehidîn-i Kirâma

Müfessirîn-i İzâma..

Muhaddisîn-i Fihâma..

Evliya, Asfiya, Ebrar ve Mukarrebîne..

Aktâba ve hususen Hazreti Ali ve Hazreti Hamza Efendilerimize..

Şeyh Abdülkâdir-i Geylanî, Şeyh Ebu’l-Hasen el-Harakânî, Şeyh Harranî, Şeyh Menbicî İmam Rabbanî, Ebu’l-Hasen eş-Şazilî, Ahmed el-Bedevî, Ahmed er-Rufaî, Muhammed Bahâüddin en-Nakşebendî  

Üstadımız Bediüzzaman Said Nursîye, 

Büyüğümüze 

ve Senin nezd-i ulûhiyetinde kıymeti olan bütün Salih kullara 

ilmin ve mâlûmâtın adedince salât ve bereket ihsan eyle ve dualarımızı onların hürmetine kabul buyur. 

Cumamızı mübarek eyle..

Lebbeyk ya Rab! fermanına uyduk, divanına geldik. Her zaman gelmeye de âmâdeyiz.

Allahım!

Senin inayetinle sabahladık; Senin inayetinle akşamladık; Senin inayetinle yaşar, Senin izninle ölürüz. Dönüş de Sanadır. Hamd, canımızı aldıktan sonra bizi tekrar dirilten Allah’a mahsustur. Dönüş de O’nadır.

Allahım!

İçinde bulunduğumuz şu günün evvelini sulh ü salah, ortasını felah, sonunu da her bakımdan muvaffakiyetli kıl. Senden dünyanın da, ahiretin de hayrını diliyoruz, Ey Merhametliler Merhametlisi!

Allahım,

Şu icabet saatlerinde başta Büyüğümüz olmak üzere kardeşlerimizin, bacılarımızın, arkadaşlarımızın, her türlü sıkıntı ve zorluk içindeki kardeşlerimizin ve ailelerinin dualarını kabul eyle; rahmet ve bereketini üzerimizden eksik etme..

Sen, Raûf ve Rahîm Allah’sın. Göklerin ve yerin kendisiyle parıldadığı yüzünün nuru hürmetine, Sana ait her bir hak hürmetine ve Senden isteyen kulların hürmetine bizi şu günün sabahında ve akşamında affetmeni ve kudretinle Cehennem ateşinden korumanı diliyoruz.

Rabbimiz! Bu ve bundan sonraki günlerin hayrını, fethini, yardımını, nurunu, bereket ve hidayetini istiyor, bugünün ve daha sonraki günlerin şerrinden de Sana sığınırız.

 — 

İnşirah Sûresi: Ey Resûl-ü Ekrem’inin göğsünü açıp genişleten ve O’nun ağır yükünü üzerinden alan! Ey her güçlükle beraber bir kolaylık veren!

Ey genişletilecekleri genişleten, ruhlara inşirah veren ve her şeyi bereketlendiren Bâsıt!

Ey bütün kâinatta can alan, ruhları sıkan, erzâkı kısan ve genişletilecekleri genişleten, ruhlara inşirah veren, her şeyi bereketlendiren!

Allahım! Genişletilecekleri genişleten, ruhlara inşirah veren, her şeyi bereketlendiren Bâsıt u Mübsıt Sensin ve hamd yalnız Sana mahsustur.

Sinelerimize inşirah bahşet.

Kalblerimizi tertemiz hâle getir.

İşlerimizi kolaylaştır.

Ruhlarımızı ferahlandır.

Kalblerimizde ilahî bir vedîa olan latîfe-i rabbaniyemizi, sırlarımızı pak hâle getir.

Havâtır ve efkârımızı yakışıksız his ve mülahazalardan arındır.

Kalblerimizin derinliklerindeki sırlarımızı her türlü bulanıklıktan kurtar.

Basiret ve basarlarımızı tenvîr buyur.

Ey yüceler yücesi Rabbimiz!

İşte yine Senin kalblere inşirah salan huzuruna geldik.

Sana teveccüh ediyor, mukaddes iklimine sığınıyor ve teveccühümüze teveccühle hem de teveccüh-ü tâm ile mukabelede bulunmanı diliyoruz. Bize aksine ihtimal verilmeyecek kadar güçlü ve olgun bir iman ve hiçbir şirk şâibesiyle bulanmamış berrak bir tevhîd telakkisi lütuf buyur.

Kalblerimizi, Senin için sevilenler dışında, zerresi bile Senden başkasına tahsis edilmemiş dupduru bir sevgiyle donat.

Vicdanlarımızı Senin kusursuz, pak ve her hususta noksansız bulunduğun mülahazasına bağlanmış ve Zât-ı Zülcelâl’ine isnat edilmesinden hoşnut olmayacağın sıfatlardan âzâde kalmış bir takdis düşüncesiyle mamur kıl.

İyilik mülahazasına kilitlenmiş mukarreb kullarına ihsanda bulunduğun gibi bize de topyekün günahlardan, hatalardan, mâsiyetlerden, bâtıl mülahazalardan ve hiçbir sağlam esasa dayanmayan kuruntulardan kurtulma yolları ihsan et!

Ya Rab! Bu muhtaç ve müştak kullarına muhabbetinin halâvetini tattır da, sinelerimiz inşiraha ersin.

Marifetinin nurlarıyla zâhir-bâtın bütün latîfelerimizi öyle aydınlat ki, kalblerimiz bir kez daha hayat bulsun.

Ey Yüce Rabbimiz!

Bizi nezdinden öyle bir inayetle te’yîd buyur ki, gönüllerimiz ve ruhlarımız gerçek hayatın içlere inşirah salan nefesleriyle dolup taşsın.

Marifetinle, muhabbetinle ve Sana kavuşma iştiyakıyla gönüllerimize inşirah sal; bizi vicdan genişliğine ulaştır, maiyyetinle şereflendir ve bizi hep yanımızda bulunduğunun şuuruna erdir.

Allahım! Ehl-i makamın makamı, ashâb-ı hâlin hâli, hürmet sahiplerinin hürmeti hakkı için, hepsinden öte, hakkında “Biz Senin sadrına inşirah vermedik mi.” buyurduğun İnsanlığın İftihar Tablosu aşkına, O’nun sadrını genişlettiğin gibi, hidayet ve iman nimetleriyle bizim vicdanlarımızı da genişlet. O Nebîler Serveri’nin işlerini kolaylaştırdığın gibi bizim işlerimizi de kolaylaştır. Sana kullukta bize kolay bir yol bahşet.

Ey Allahım! “Ey Muhsî, ey Mübdi’ ve ey Muîd! (3 defa)” Kulun Ğannâm ibn Evs (radıyallahu anh) hakkı için bizi, “Rabbim! Sadrıma inşirah ver ve işlerimi kolay hale getir” hakikatinin sevinciyle mesrur edeceğin ve “Biz Senin sadrını genişletmedik mi!” âtıfetiyle sevindireceğin bir salât ile Efendimiz’e salât ve selâm eyle.

O Fahr-i Kâinatın şefaati hürmetine Allahım, bizim günahlarımızı da bağışla. O’nun muhabbetinin halavetiyle sinemize inşirah sal. Marifetinin nuruyla kalbimizi ihya buyur. Kalb ve fuâdımızı himmetinin ziyasıyla tenvîr et. O’nun sünnet-i seniyyesini ihya için bizi faydalı ilimle donat.

Allahım, 

Dünyanın dört bir bucağında iman ve Kur’ân meşalesini tutuşturup hep canlı tutmaya çalışan kadın-erkek bütün kardeşlerimize, arkadaşlarımıza ve dostlarımıza da –yukarıda zikrettiğimiz salih kullarına tabî olarak- salât ü selâm eyle ve bereketinle lütufta bulun. 

Dünyanın her yerinde Senin Nâm-ı Celilini, ona muhtaç olan gönüllere duyurmaya çalışan kardeşlerimize ve  ailelerine ferec mahreç nasip eyle.

Sonsuz “Lâ havle velâ kuvvete illa billahilaliyyilazîm” ile huzuruna geliyor, hamd ü senalarımızı arz ediyor ve dualarımızı kabul buyurmanı diliyoruz.

Yakarışlarımıza icabet buyur, Rabbimiz!

Ya Rahmân, ya Rahîm, ya Zelcelâli ve’l-ikrâm!

Zat’ın, azametin, ululuğun, Ulûhiyetin, Rubûbiyetin hakkı için.. Sıfât-ı Sübhâniye’nin hatırı ve şefaati için..

Esmâ-i Hüsnâ’n hürmeti ve şefaati için..

İsm-i A’zam’ın hürmeti ve şefaati için..

Hazreti Muhammed Mustafa’nın hürmeti ve şefaati için..

seçkinlerden seçkin ve en hayırlı kulların enbiya/evliya hürmeti ve şefaati için duamızı kabul buyur.

Bu şerefli ve mübarek isimlerin hürmetine, latîf ve celîl sıfatların hatırına Sen’den Efendimiz Hazreti Muhammed’e ve O’nun mübarek aile fertlerine salât ve selam etmeni diliyoruz.

Amin