CUMA DEMEK… VEFA DEMEK-84

 ( “FATİHA-İ ŞERÎFE MÜNACAATI”)

GİRİŞ

Evrâd u ezkâr, i’lâ-yı kelimetullah yolunda mücahede eden bir müminin en önemli zâd ü zahîresi; Allah Teâlâ ile münasebetinin de emaresidir.

Mutad evradımıza ek olarak bu hafta

273. Nağme: Işık Karanlık, Bast Kabz ve Fatiha’nın Kuşatıcılığı (09/04/2013)

“Hemen her mevsimde bazen kara bulutların ufukları sardığı gibi, kimi zaman insan gönlü de kasvetli bir atmosferin tesirinde kalabilir. İnsan o sıkıntılı ve kasvetli anları elden geldiğince daraltmaya ve atlanılır kılmaya bakmalıdır.” 

” Fatiha Sûresi’ insanın değişen hallerinin fotoğrafını ortaya koyar ve onda bir kul için söz konusu olan iyi kötü her hal ve acı tatlı her duyuş için bir uç bulunur; ihtisaslarını kuvvetlendirip kendini vicdanının güdümüne veren insanların bu mübarek sûreden her hale uygun bir yakarış ilhamı alabilirler.”

… 

ifadelerinden mülhem Yakaran Gönüllerden “Fatiha-i Şerife münacatını” Cuma duamıza ser levha yapıyoruz.

ŞAMİL CUMA GÜNÜ DUASI ÖRNEĞİ-84

*****

Bismillahirrahmanirrahim

La ilahe illa ente

Ya Hannanu

Ya Mennanu

Ya bediussemavati vel ard

Yazel Celali vel ikram

Ya Hayyu Ya Kayyum

Ya Hayyu Ya Kayyum

Ya Hayyu Ya Kayyum

İyyake Na’budu ve İyyake Nestain

Velhamdülillahi Rabbilalemin.

***

Allahım!

Efendimiz Hazreti Muhammed’e (s.a.v) ve O’nun kardeşleri olan nebîlere, mürselîne..

mukarreb meleklere..

gök ve yer ehlinden -onlarla beraber rızana nâil olmak için dua ettiğimiz- Senin salih kullarının hepsine..

özellikle de Hazreti Adem, Hazreti İdris, Hazreti Nuh, Hazreti Hûd, Hazreti Salih, Hazreti İbrahim, Hazreti Lût, Zebîhullah Hazreti İsmail, Hazreti İshak, Hazreti Yakub, Hazreti Yusuf, Hazreti Eyyub, Hazreti Şuayb, Kelîmullah Hazreti Mûsa, Hazreti Harun, Hazreti Davud, Hazreti Süleyman Hazreti Yunus, Hazreti İlyas, Hazreti Elyesa, Hazreti Zülkifl, Hazreti Zekeriyya, Hazret Yahya, Hazreti İsa ve annesi Hazreti Meryem, Hazreti Zülkarneyn, Hazreti Lokman ve Hazreti Üzeyr’e (alâ nebiyyina ve aleyhimüsselâm)..

Ve Efendilerimiz Hazreti Cebraîl, Hazreti Mîkaîl, Hazreti İsrafîl ve Hazreti Azraîl’e.

Hamele-i Arş’a..

Mukarreb Meleklere..

Kerûbiyyûn’a ve Kirâm-ı Katibîn’e..

Allah Resûlü’nün halifeleri Hazreti Ebû Bekir, Hazreti Ömer, Hazreti Osman, Hazret Ali efendilerimize..

Peygamberimiz’in iki amcası Hazreti Hamza ve Hazreti Abbas’a

ve Allah Resûlü’nün ahfâdına..

özellikle de Hazreti Hasan, Hazreti Hüseyin, Muhammed el-Hanefî ve Zeynü’l-Âbidîn hazerâtına..

Annelerimiz Hazreti Hatice-i Kübrâ ve Hazreti Âişe-i Sıddîka’ya

ve Efendiler Efendisi’nin diğer pak zevcelerine

ve Efendiler Efendisi’nin evladları KasımZeynep, Rukayye, Ümmü Gülsüm, Fatımetü’z-Zehra, Abdullah ve İbrahim’e.

Ve Muhacir ve Ensardan bütün Ashâb-ı Güzîne,

Tâbiîn ve Tebe-i Tâbiîn efendilerimize..

Müçtehidîn-i Kirâma

Müfessirîn-i İzâma..

Muhaddisîn-i Fihâma..

Evliya, Asfiya, Ebrar ve Mukarrebîne..

Aktâba ve hususen Hazreti Ali ve Hazreti Hamza efendilerimize..

Şeyh Abdülkâdir-i Geylanî, Şeyh Ebu’l-Hasen el-Harakânî, Şeyh Harranî, Şeyh Menbicî; İmam Rabbanî, Ebu’l-Hasen eş-Şazilî, Ahmed el-Bedevî, Ahmed er-Rufaî, Muhammed Bahâüddin en-Nakşebendî

Üstadımız Bediüzzaman Said Nursîye,

Büyüğümüze

ve Senin nezd-i ulûhiyetinde kıymeti olan bütün salih kullara

ilmin ve mâlûmâtın adedince salât ve bereket ihsan eyle

ve dualarımızı onların hürmetine kabul buyur.

***

Lebbeyk ya Rab, fermanına uyduk, divanına geldik. Her zaman gelmeye de âmâdeyiz.

Sen, Raûf ve Rahîm Allah’sın. Göklerin ve yerin kendisiyle parıldadığı yüzünün nuru hürmetine, Sana ait her bir hak hürmetine ve Senden isteyen kulların hürmetine bizi şu günün sabahında ve akşamında affetmeni ve kudretinle Cehennem ateşinden korumanı diliyoruz.

Cumamızı mübarek eyle..

Rabbim! Bu ve bundan sonraki günlerin hayrını, fethini, yardımını, nurunu, bereket ve hidayetini istiyor, bugünün ve daha sonraki günlerin şerrinden de Sana sığınırız.

***

Allahım,

Dünyanın dört bir bucağında iman ve Kur’ân meşalesini tutuşturup hep canlı tutmaya çalışan kadın-erkek bütün kardeşlerimize, arkadaşlarımıza ve dostlarımıza da –yukarıda zikrettiğimiz salih kullarına tabî olarak- salât ü selâm eyle ve bereketinle lütufta bulun.

Dünyanın her yerinde Senin Nâm-ı Celilini, ona muhtaç olan gönüllere duyurmaya çalışan kardeşlerimize ailelerine ferec mahreç nasip eyle.

Allahım,

Şu icabet saatlerinde başta büyüğümüz olmak üzere kardeşlerimizin, bacılarımızın, arkadaşlarımızın, her türlü sıkıntı ve zorluk içindeki kardeşlerimizin ve ailelerinin dualarını kabul eyle; rahmet ve bereketini üzerimizden eksik etme..

Şu anda zindanlarda zalim tiranların elinde işkence gören,sıkıntı çeken mazlum, mağdur, mahpus kadın-erkek bütün kardeşlerimizden ve yeryüzünün değişik yerlerine hicret edip hizmetlerine devam etmeye çalışan, yaşam mücadelesi veren, gittikleri yerlerde sıkıntılar yaşayan kardeşlerimizden tasa ve elem sebebi olan kötülüklerin hepsini bertaraf et!

***  

Allahım! Senin inayetinle sabahladık; Senin inayetinle akşamladık; Senin inayetinle yaşar, Senin izninle ölürüz.

Dönüş de Sanadır. Hamd, canımızı aldıktan sonra bizi tekrar dirilten Allah’a mahsustur. Dönüş de O’nadır.

Allahım! İçinde bulunduğumuz şu günün evvelini sulh ü salah, ortasını felah, sonunu da her bakımdan muvaffakiyetli kıl. Senden dünyanın da, ahiretin de hayrını diliyoruz, ey Merhametliler Merhametlisi!

***

Rahman ve Rahîm Allah’ın adıyla. Hamd Âlemlerin Rabbi Allah’a mahsustur.”

O,gökleri ve yerleri ayakta tutan Kayyûm’dur. Bütün mahlûkatın Hâlık’ı O’dur. Ariflerin basiretlerini marifet ve yakîn nurlarıyla tenvîr eden, beşerî sıfatlardan sıyrılıp ahlâk-ı âliye-i Kur’âniye ile mütehallik olan kullarının sırlarını esbab-ı âdiye ile elde edilemeyecek kadar büyük kurb ve temkin cezbelerinin mevhibeleriyle donatan ve tevhîd hakikatine ermiş muvahhid kullarının kalblerindeki kilitleri tevhid anahtarları ile açan yine O’dur. Beni ve yedi iklim dört bucağı yaratan, yağmurları yağdıran, her biri bir sanat harikası olan gökcisimlerini semalarda yüzdüren Yüce Yaratıcımın onunla benden hoşnut olacağı ve nezdinde benim için bir koruma ve sıyanet vesilesi sayacağı bir hamd ile O’na hamd ederim. O, Âlemlerin Rabbi Allah’tır. Göklerin ve yerlerin Rabbi O’dur. Evvelkilerin ve sonrakilerin ve bütün melâikenin Rabbi de yalnız O’dur.

“O, Rahman ve Rahîm’dir.”

Aliyy, Azîm, Ezelî, Kadîr, Semî’, Basîr ve Alîm’dir. Bütün bölgeleriyle yerküreyi döşeyip yerleşime hazırlayan, kulları arasında Musa Kelîmullah’ı Rabbiyle farklı bir konuşma tarzına mazhar kılan, Efendimiz Hazreti Muhammed’i (sallallahu aleyhi ve sellem) diğer enbiya ve mürselîn arasında, nübüvvet davasında son sözün hatibi olmak gibi nice üstün payelerle serfiraz kılan, çürüyüp dağılmış kemiklere hayat veren, Yüce Zâtını azîm ve celîl olan, ayrıca içlerinde herhastalığın şifası, her derdin devası ve her fakirliğin ğınası bulunan Rahman ve Rahîm isimleriyle tesmiye eden O Yüceler Yücesidir.

“O, Din gününün, hesap gününün tek Hâkimidir.”

Latîf, Habîr, Hakk ve Mübîn’dir. Mülkünde hükmüne karşı gelecek hiçbir güç ve merci olmadığı gibi, icraat-ı Sübhaniyesinde Kendisinden başka bir müdebbir, O’na işaret gösteren ya da yardım eden bir müşîr ve muîn de asla yoktur. Zira o kâinattaki bütün varlıkların hepsinden önce var olan Vâcibü’l-Vücuddur. Her şey var olabilmek için O’nun yaratmasına muhtaçtır. Ey Âlemlerin Rabbi ve Din gününün Mâliki Allahım! Bütün şeytanlardan ve zalim sultanlardan beni koru. Yakından ya da uzaktan gelebilecek bütün zarar ve kötülüklere karşı benim yardımcım ol. Allahım! Benim yüzümü değişik hasletlere sahip insanlar arasında Senin müttaki
kullarının bulunduğu cihete tevcîh buyur!


“(Haydi öyleyse deyiniz): Yalnız Sana ibadet eder, yalnız senden medet umarız.”

Ey biricik Mevlâmız! Evet, ikrarımız odur ki, “yalnız Sana ibadet ederiz.” Yalnız Sana inanırız. Kusurlarımızı itiraf eder, bütün günahlarımızdan dolayı bağışlamanı ve tevbelerimizi, teveccühlerimizi kabul buyurmanı dileriz. Şehadet ederiz ki Allahım, Senden başka bir ilah yoktur. Sen Tek’sin; Senin ortağın yoktur. Benzerin ve zıddın da yoktur. Sen kullarına mahsus çocuk ve anne-baba olma gibi avârızdan da münezzeh, muallâ ve müberrâsın. Her türlü keyfiyet ve kemmiyet ifade eden hususlardan müberrâ olduğun gibi cismaniyete ait avârız ve nekâisten de münezzehsin. Yine şehadet ederiz ki, Yüce Zâtının en parlak aynası olan Hazreti Muhammed (aleyhi efdalüssalavât ve ekmelüttahiyyât) Senin bütün mahlûkata Gaybın Son Habercisi olarak ba’s buyurduğun kulun ve Resûlündür. O Nebîler Sultanı’na, ashâbına, ezvâcına ve bütün enbiya ve mürselîne salât ve selâm eyle Allahım!

“Yardımı yalnız Senden bekleriz.”

Allahım! Ben de Sana daha güzel kulluk yapabilmek, ihtiyaçlarımı te’min edebilmek ve dünyada
ve âhirette bütün işlerimde en güzel neticeye ulaşabilmek için yalnız Senin inayetini diliyor ve sadece onu gözlüyorum.


“Bizi doğru yola, Sana doğru varan yola ilet.”

İslâm’ın nazarî ve amelî hususlarında temrinat yapa yapa onu tabiatının bir parçası hâline getirerek, bir ölçüde nefsini aşmaya muvaffak olmuş ve nihayet Kendisine sır kapıları aralanmış ve ilahî eltâfın sağanak sağanak yağdığı harikalar iklimine ulaşmış takvîm ve istikamet ehlinin yoluna ilet. İbadet ü taatlarında, Cenab-ı Hakk’ın emir, istek ve ihsanlarının dışında her şeye kapanmış, abd ve Ma’bûd münasebetlerinde sır tutucu, yaptığı şeyleri Hakk’ın teftişine arz mülahazasıyla yapan ve işlerini Allah’a havâle hususunda “gassâlin elindeki meyyit” gibi davranan ihlas ve teslîm ehli kullarının yoluna ilet.


“Nimet ve lütfuna nâil ettiklerinin yoluna ilet.”

Nimetlerine mazhar kıldığın “nebîlerin, sıddıkların, şehitlerin ve salih kimselerin” yoluna ilet. Ey bütün âlemlerin dizginlerini yed-i kudretinde tutan Yüce Allahım! Ne olur, bu kulundan razı ve hoşnut ol ve lütuflarını başından aşağıya sağanak sağanak yağdır. “Ya Rabbî! Sensin İlah, Senden başka yoktur ilah. Sübhansın, bütün noksanlardan münezzehsin. Doğrusu kendime zulmettim, yazık ettim. Affını bekliyorum Rabbim!” Allahım! Senden bu isimlerin rûhâniyetini bana musahhar kılmanı, onlarla beni Sana kulluğun hakikatine ulaştırmanı ve göz açıp kapayıncaya kadar bile olsa Sana isyandan korumanı diliyorum. Ey sonsuz lütufların Sahibi Allahım! Sürpriz lütuflarınla imdadıma yetiş, beni arzularıma ulaştır ve her türlü zarardan muhafaza buyur.

“Gazaba uğrayanların ve sapkınların yoluna değil.”

Beni gazabına uğratma Allahım! Beni Sana ulaştıracak yolu benim için kolay, düz ve pürüzsüz hale getir. Senden dilediklerimi bana kolaylıkla lutfet. Sen, şüphe yok ki, dilediğini yapmaya muktedirsin. Ey dalâlet içindekileri hidayete eriştiren Allahım! Senden gayrı hidayet edici bir Hâdî yoktur. “Ey Bâri! (3 defa)” “Ey Bâis! (3 defa)” Ey her zorluk Kendisi için pek kolay olan Rabbim! Her türlü şerden, yere girenlerin, yerde olanların, yerden çıkanların, gökten inenlerin ve göğe yükselenlerin, aslan gibi yırtıcı hayvanların, akrep ve yılan gibi zehirli sürüngenlerin, vadileri tutmuş olan cinlerin, İblis’in ve onun evlat ve çırakları sayılan diğer şeytanların şerlerinden beni koru. Ey Allahım! Ey Rabbim! Ey Rabbim! Ey her şeyin Rabbi! Ey bütün âlemlerin ve içindekilerin yegâne Mâliki! Ey hastalıklara şifa veren! Ey Vedûd! Ey Ğaniyy! “Sensin İlah, Senden başka yoktur ilah. Sübhansın, bütün noksanlardan münezzehsin. Doğrusu kendime zulmettim, yazık ettim. Affını bekliyorum Rabbim!” “İyyâke na’büdü ve iyyâke nestaîn” hakkı için “bana yardım et. (3 defa)” Allahım! Beni engin rızık deryalarına daldır, fazl u kereminle bana ihsanlarda bulun ve nimetlerini başımdan aşağıya sağanak sağanak yağdır. Rabbim! Sürpriz ihsanlarınla imdadıma yetiş ve ey Merhametliler Merhametlisi, ey Âlemlerin Rabbi! Rahmetinle beni sarıp sarmala. Ey mahzun kullarına fereç ve mahreçler ihsan ederek onların hüznünü gideren Allahım! Benim tasa ve hüzünlerimi de gider. “Ey “yardım, yardım!” diye nida eden kullarına yardımlar gönderen Allahım! (3 defa)” “Ey inayeti sonsuz! Bana da inayet et! (3 defa)” “Ey kullarının her istek ve ihtiyacına yeten Kâfî! (3 defa)” “Ne göktekiler ne de yerdekiler için Senden başka ilah yoktur. Ya Rab! Ya Rab! Ne olur, benim istek ve ihtiyaçlarımı da karşıla. (3 defa)” Korkup çekindiğim bela ve musibetlerden beni halâs eyle. Bütün tasalarımı izale buyur. Ey kederli kullarının tasalarını gideren! Ey bir inayet eli gözeten kullarına eşsiz inayetiyle yardım eden! Ey yalnız Kendisine kullukta bulunup, yine yalnız Kendisinden yardım beklediğimiz Yüceler Yücesi! “Ey Rabbim! (3 defa)” “Ey Efendim, ey Seyyidler Seyyidi! (3 defa)” “Ey Mevlâm! (3 defa)” “Ey Allahım! (3 defa)” “Ey Rahman! (3 defa)” “Ey Rahîm! (3 defa)” “Ey Mâlik! (3 defa)” “Ey Latîf! (3 defa)” Senin fazlına ve kudretine iltica ediyor, mülk ve melekût hakkı için, Latîf ismin ve bu sure-i azîme-i şerîfeye müvekkel melek hatırına işlerimi kolaylaştırmanı, rızkımı bollaştırmanı, dünyada ve âhirette ihtiyaçlarımı lutfetmeni diliyorum.
Allahım! Bize musallat olan zalim(ler)i Sen “mutlak galip, tam muktedir olan Allah’ın şanına yaraşır şekilde” cezalandır. Ona, Müntakim isminin tecellîlerini tattır. Damarları kuruyacak ve hastalık illetini bir elbise gibi vücuduna kuşanacak şekilde onun bedenini illete maruz bırak.

Ey Azîz! Ey mazlumların intikamını alan Zü’ntikâm! Kitab-ı Azîzinde, Nebiy-yi Kerîm’inin lisanıyla “Sebu’l-Mesânî” diye isimlendirdiğin Fâtihatü’l-Kitap sure-i celîlesi hakkı için, o sureye koyduğun sırlar ve sırlı kelimeler hakkı için, ey Fettâh, binler binler “Bismillahirrahmanirrahîm” hatırına, binler binler “lâ havle velâ kuvvete illâ billâhilaliyyilazîm” hürmetine, evliyâ ve asfiyâ kullarına açtığın yüce hakikatlere benim basar ve basiretimi, benim kalbimi de aç. Sana sonsuz hamd ve sena olsun ey Âlemlerin Yegâne Rabbi!

***

Allahım, 

Dünyanın dört bir bucağında iman ve Kur’ân meşalesini tutuşturup hep canlı tutmaya çalışan kadın-erkek bütün kardeşlerimize, arkadaşlarımıza ve dostlarımıza da –yukarıda zikrettiğimiz salih kullarına tabî olarak- salât ü selâm eyle ve bereketinle lütufta bulun. 

Sonsuz “Lâ havle velâ kuvvete illa billahilaliyyilazîm” ile huzuruna geliyor, hamd ü senalarımızı arz ediyor ve dualarımızı kabul buyurmanı diliyoruz.

Yakarışlarımıza icabet buyur, Rabbimiz!

Ya Rahmân, ya Rahîm, ya Zelcelâli ve’l-ikrâm!

Zat’ın, azametin, ululuğun, Ulûhiyetin, Rubûbiyetin hakkı için.. Sıfât-ı Sübhâniye’nin hatırı ve şefaati için..

Esmâ-i Hüsnâ’n hürmeti ve şefaati için..

İsm-i A’zam’ın hürmeti ve şefaati için..

Hazreti Muhammed Mustafa’nın hürmeti ve şefaati için..

seçkinlerden seçkin ve en hayırlı kulların enbiya/evliya hürmeti ve şefaati için duamızı kabul buyur.

Bu şerefli ve mübarek isimlerin hürmetine, latîf ve celîl sıfatların hatırına Sen’den Efendimiz Hazreti Muhammed’e ve O’nun mübarek aile fertlerine salât ve selam etmeni diliyoruz.

Amin